Knut Hamsun / Açlık

Açlık banko şu ana kadar okuduğum en iyi üç kitaptan birisi. Knut Hamsun bu kitabında öyle saykodelik bir hava yakalamış ki, anlık lirik patlamalar, anlamsız takıntılar, yine düşmüş bir adamın kendi haysiyetiyle olan iç hesaplaşması; sade ve süsten uzak olarak ama kesinlikle coşkulu bir dille aktarılmış. Bir an sonsuz bir üzüntüyle dolan adam, bir an sonra sonsuz bir sevinç yaşıyor ve ağlıyor. Açlıktan ölecek durumda ama gururu yüzünden kendisine edilen yardımı kabul etmiyor. Sokakta yürüyen adamın ters tuttuğu gazetesi hakkında paranoyalara kapılıyor. Günlük olaylara sinirleniyor. Bir yabancıya küçük yalanlar söyleyerek eğleniyor. Açlık yüzünden aklını kaçırmakta olan bir adamın psikolojisi ancak bu kadar iyi aktarılabilir. Okuyunca şunu dedim kendime; herhâlde delirsem ben de böyle şeyler düşünürdüm. Gel-git bir beynin durum draması Açlık. Hamsun'un yazarlığının ilk günlerinden otobiyografik izler taşıyan, bu eserini mutlaka okuyun.

Mide kazınmasını, o paranoyayı, o gururu hissedecek, hatta ufak çaplısını arada sırada ben de yapıyorum galiba diye düşüneceksiniz. Kristianna'nın (bugünkü Oslo) Hansun'un midesine indirdiği yumruğu, belki de size İstanbul, Ankara, İzmir veya Türkiye'nin herhangi bir şehri indirmiştir. Çağının ötesinde, ebedi yazabilen bir yazar Hamsun. Açlık da böyle bir eser. Muhtemelen 400 sene sonra açan okuyan biri de aynı hisleri hissedecektir.


Norveçli yazar Knut Hamsun'un 1920 yılında "Dünya Nimeti" adlı eseriyle Nobel Edebiyat ödülü kazandığını; James Joyce ve Virginia Woolf gibi yazarların en sevdiği yazarlar arasında olduğunu ekledikten sonra politik görüşlerinin edebiyatına gölge düşürdüğünü söylemek gerek. Norveç'teki milliyetçi rejimin destekçisi olması yüzünden her iki Dünya Savaşında da Almanya ve Nazi rejimine destek vermiştir. Hatta 1943 yılında (yaş 73) buluştuğu Nazi propaganda bakanı Goebbels'e Nobel madalyasını dahi hediye etmiştir. Fakat Almanya'nın Norveç işgalinde Hitler'le konuşmuşluğu, itiraz etmişliği ve onu küplere bindirmişliği olduğu da söylenir.

Değerlendirme: Başyapıt

Savaşta taraf olmak böyledir herhâlde. Bir adım geriden bakamamak ve bu hâllere düşmek.