Farklı ve ‘inanılmaz’ bir Örümcek Adam

‘İnanılmaz Örümcek Adam’ yeni kadrosu ve yönetmeniyle başka bir Örümcek Adam sunmayı hedefliyor. ‘İnanılmaz’ kelimesi sadece farklı değil, yeni bir hikâyenin başlangıcına da işaret. Anlayacağınız karşımızda bir ‘Örümcek Adam 4’ yok.

Yönetmen Sam Raimi’nin Örümcek Adam’ı, beyazperdeye ilk konuk olduğunda yıl 2002’ydi. Çektiği B filmlerle (ucuz ve yaratıcı kategorisine sokabiliriz) ünlenen; ‘Şeytanın Ölüsü’ (Evil Dead) serisiyle kült statüsüne ulaşan Raimi, başrol oyuncusu Tobey Maguire ile birlikte, serüvenine 1962 yılında başlayan ‘Örümcek Adam’ çizgi romanından üç film çıkardı. Filmler toplam 2 milyar 494 milyon dolarlık gişeye ulaştı.

Bu kadar büyük bir kazancın ardından, yeni filmin gelmesi kaçınılmazdı. 2011’de serinin dördüncü filminin beyazperdede olması düşünülüyordu. 2009 itibariyle Sam Raimi ve Toby Maguire film için, yeni bir imza atmış ve senaristler senaryoyu oluşturmaya başlamıştı. İlerleyen aylarda stüdyoyla yönetmen arasında tam da bu konu üzerine tartışmalar çıktı. Senaryo taslakları Sam Raimi’ye göre yavandı. Yönetmen belirlenen tarihte iyi bir işi yetiştirmenin zor olduğunu ve yaratıcı zekâsının kısıtlandığını düşünüyordu.

Bunun üzerine stüdyo diğer filmlerden bağımsız yeni bir seriye başlamak istedi. ‘Aşkın (500) Günü’ ((500) Days of Summer) filminin yönetmeni Mark Webb senaryo ekibiyle beraber işin başına geçti ve başrol oyuncusu olarak ‘Sosyal Ağ’dan (Social Network) tanıdığımız Andrew Garfield ile anlaştı. Amaç farklı bir Örümcek Adam portresi sergilemekti.

Webb, “Diğer üç film iyi nedenlerle sevildi. Bizim için de ciddi bir başlangıç noktası ancak Örümcek Adam’ın yaratımında onu Harry Potter gibi düşünmüyoruz. Örümcek Adam üç veya beş kitaptan oluşan bir eser değil, bir külliyatı var. James Bond muamelesi yapacağız” diyordu ve ekliyordu; “Filmimiz bir yeniden çevrim veya devam filmi değil.”

PISIRIK DEĞİL, ALAYCI
‘İnanılmaz Örümcek Adam’a işte bu pencereden bakmak lâzım. Örümcek Adam’ın çizgi romanı, paralel hikâyelerin anlatıldığı birçok seriden oluşuyor. İşte bu film, klasik seriden değil, daha çok ‘İnanılmaz Örümcek Adam’ serisinden esinlenerek yaratılmış.

Tabii, bu durumda pek çok farklılık da ortaya çıkıyor. Garfield’ın Peter Parker’ı Tobey Maguire’ın Parker’ına oranla daha cesur. ‘Eziklikten’ kurtuluşu da daha hızlı oluyor.

Elbette, sorunları var ama Garfield, Maguire’ın o masum suratına sahip değil. Bu bile Peter Parker’a yeni bir hava vermeye yetiyor. Bunun da ötesinde Garfield, Örümcek Adam olduğu zamanlarda da çizgi romanın ruhuna daha bağlı; düşmanlarıyla alay eden, onlara ‘laf sokan’ Örümcek Adam’ı rahatlıkla görebiliyoruz.

MARY JANE YOK

Filmin diğer seriden farklı olan bir yanı da Peter Parker’ın romantik ilişkisinde. Kirsten Dunst’ın kızıl Mary Jane’inin yerini, Emma Stone’un sarışın Gwen Stacy’si almış.

Peter Parker’ın geçmişine yönelik incelikler de düşünülmüş. Yönetmen Mark Webb, “Daha önceki seride Örümcek Adam’ın geçmişini gördük ama Peter Parker’ın geçmişini görmemiştik” diyor. Bu seride Peter Parker’ın ailesinin başına gelenleri ve Peter’ın neden Ben Amca ile May Yenge’nin yanına bırakıldığını görme şansını da buluyoruz.


AZ EFEKT, BOL AKSİYON
Filme yeni bir soluk vermek üzere yapılan çalışmalardan biri de Örümcek Adam’ın kostümü üzerine. Garfield’ın bir asistanın da yardımıyla ancak 20 dakikada giyebildiği kostüm CGI’ı (bilgisayarlı görsel bir efekt türü) az kullanma tercihi nedeniyle özel olarak, oyuncuların ve dublörlerin hareketlerini kolaylaştıracak şekilde tasarlanmış.

En önemli değişiklik de ‘sanal ağ atıcı’ları kullanıyor olması. Sam Raimi’nin üçlemesinde Örümcek Adam ağlarını doğal evrimi sonucu vücudunun içinden atabiliyordu fakat bu filmde -çizgi romanın ruhuna da uygun bir biçimde- Peter Parker kendi hazırladığı kapsülleri kostümünün içine yerleştiriyor.

Sam Raimi’nin versiyonu hayata geçmiş olsaydı ezeli düşmanı ‘Vulture’ rolünde John Malkovich’i görecektik. Bu seferki ‘azılı’ düşmansa Kertenkele lâkaplı Dr. Connors. Tek kolu olmayan bir bilim adamını canlandıran Rhys Ifans tek kolunu arkaya bağlayarak çalışmış rolüne. Tek elle kravat bağlayabildiğini söylüyor.

Yurtdışındaki eleştirilerin genelinde, Webb’in Raimi’nin kast tercihlerden daha başarılı bir iş çıkardığı ifade ediliyor. Filmi üç boyutlu olarak izleyeceksiniz ama bir Avatar görselliği beklememeniz gerek. Dublajlı film izlemeyi tercih edenlerse sevinecek; çünkü ‘İnanılmaz Örümcek Adam’ altyazı ve dublaj seçenekleriyle sinemalarda…

Kaan KAVUŞAN
kaan.kavusan@aksam.com.tr

Yorumlar