Kelebek


Afişi görenler bu postu film hakkında bir eleştiri ya da inceleme sanacaktır ama üzgünüm. Belki ilerleyen günlerde. Hem bunu benim yapabileceğimi sanmıyorum. Diğer arkadaşlardan gelecektir.

Dün -izleyenleriniz olmuştur- filmin başrol oyuncuları Beyaz Şov'daydı. Filmden bahsederken, klasik, teşekkürlerini falan iletirken, şöyle bir şey anlattı. İstemsizce gözlerim pörtledi bunları dinlerken. Kabul, en başta kendisi açısından, ve sonra bu şairlerin yıllar sonra yeniden tanınması açısından anlattıkları çok güzel, ama... Yine "Aşk-ı Memnu'nun kitabı çıkmış" noktasına, veya o civarlara gelmiş olmuyor muyuz? Yani başka türlü olamaz mıydı, başka bir şekilde bu iki şairi yeniden tanıyamaz mıydık ki?


Çok hazin bir olay aslında bahsettiği. Kendisinin bu açıdan bakıp-bakmaması gerektiği tabii ayrıca tartışılabilir. Böyle bir sorumluluğu olmalı mı vs. Yukarıda gördüğünüz gibi. Muzaffer Tayyip Uslu'nun YKY tarafından yeniden basılan kitabı Şimdilik, hem Kıvanç Tatlıtuğ'un söylediği gibi kitapçılarda en görünür yerlerde, belli ki çok satıyor; hem de -daha somut bir veri olarak- Idefix'te, "çok satanlar listesi"nde 4. sırada. Ha, bir de şu var.


Ayrıca, 2012'nin Nisan ayında Sel tarafından yayımlanan Salah Birsel'in Rüştü Onur hakkındaki (ve yine aynı isimli) kitabının da, film yoluyla hatırlanarak basıldığını düşünüyorum. Herhangi bir veri yok elimde. Ama böyle düşünmekte haksız mıyım sizce?

1 ay sonrası editi: Bu tip girişimler de olacaktı tabii...

Yorumlar