Çeviri: Seinfeld'in 'Yarışma' Bölümünün Sözlü Tarihi

 



Bundan otuz yıl önce, 18 Kasım 1992'de, mükemmel New York sitcom'u Seinfeld'in mükemmel bölümü, NBC'de ilk kez yayınlandı. Bölümün adı 'Yarışma'ydı ve dört ana karakteri, 'en uzun süre mastürbasyon yapmama' temalı bir irade savaşında karşı karşıya gelirken gördük. Bu iddia ve sonuçları, yarım saat boyunca 'mastürbasyon' kelimesi hiç kullanılmadan kapsamlı şekilde tartışıldı. 

Birkaç sebepten, dizinin tarihindeki önemli bir bölümdü: Larry David, senaryo dalında Emmy kazandı; Tom Cherones, bu bölümdeki yönetmenliği için Amerika Yönetmenler Birliği tarafından ödüllendirildi; ve Seinfeld'in komedi dalında Emmy kazanan tek sezonundaki en heyecan verici bölümdü. Ayrıca Estelle Harris'in Estelle Costanza olarak, George'un annesi rolünde oynadığı ilk bölümdü; ki bu rol, sonraki bölümlerde daha belirgin hale gelecek ve Jerry Stiller'ın, George'un babası Frank olarak kadroya katılmasını sağlayacaktı. 

Daha da önemlisi, insanların gerçekten Seinfeld hakkında konuşmasını sağlayan bölümdü. Birdenbire, ertesi sabah iş arkadaşlarınızla kahve içerken tekrarlanan şakalara kaynaklık eden dizi haline gelmişti. Nielsen'e göre 'Yarışma', ilk yayınlandığında 18.5 milyon kişi tarafından izlendi. 29 Nisan 1993'te Cheers dizisi sonrasında perşembe gününe kaydırılmasının ardından tekrar yayınlandığında, 28.8 milyon kişi tarafından izlenerek, o hafta ABD'de en çok izlenen üçüncü program oldu.   

Ve her şey George Costanza'nın, ailesinin evindeyken bir Glamour nüshasını karıştırmak için eline almak gibi yanlış bir karar vermesiyle başladı. Aslında, hayır: Teknik olarak her şey, Larry David'in 1980'lerde New York'ta yaşarken bir iddiaya girmesi ve kendi alanında uzman olduğunu kanıtlaması ile başladı. 


Larry David (bölümün yazarı): Bu yaşımda bunu konuşmak zorunda olduğuma inanamıyorum. [Gerçek yarışmaya] katılan yalnızca bir kişi daha olduğunu söyleyebilirim. Adını anmam gerekir mi? Valla tam da -- arkadaşım Frank Piazza. İddianın ne olduğunu bile hatırlamıyorum. İşin içinde bir miktar para vardı sanki. Çok bir meblağ değil. [Yarışma] iki gün sürdü. Belki üç. Pek uzun sürmediğini hatırlıyorum ama. Bu kadar çabuk bitmesine şaşırdım. Kolayca kazandım, evet.

Kenny Kramer (Larry David'in arkadaşı ve 'gerçek' Kramer): Ben [yarışmada] yoktum çünkü asla kazanamayacağımı biliyordum.

David: Bu arada, [fikir] bir süredir defterimdeydi ve Jerry'ye [Seinfeld] bundan hiç bahsetmedim, çünkü bunu yapmak isteyebileceğini düşünmedim ve bunu ulusal kanalda göstermenin herhangi bir yolu olduğunu sanmıyordum. Bundan Jerry'ye bahsetmem bile birkaç yılımı aldı, çünkü bunun bir ihtimal olduğu aklıma bile gelmemişti. Jerry ise dünden razıydı.  

Warren Littlefield (dönemin NBC başkanı): Dizide neler olacağını hiç tahmin edemiyordunuz, ki Jerry ve Larry kurallara hiç uymadı, değil mi? Kendi kurallarını yarattılar.


Bölüm için yapılan okuma provaları esnasında hiç kimse konuyu önceden bilmiyordu. Program yetkilisi Rick Ludwin olacaklardan habersizdi.  


David: NBC yetkilileri orada bulunduğu için gergin olduğumu hatırlıyorum. Kafamda gerçekten şöyle bir şey vardı: Eğer bunu beğenmezlerse diziyi bırakacağım. Gerçekten kafamda oluşturmuştum: Bunu kabul etmelerinin hiçbir yolu yok ve kabul etmezlerse diziyi bırakıyorum. 

Michael Richards (Kramer): Larry işini tehlikeye atacaktı. Larry'yi Fridays günlerimizden beri tanırım ve o Larry David. Bir şeye inanıyorsa, onun için savaşacaktır. 

David: Okumaya giriştikten sonra kahkahalar yükselmeye başladı. Kocaman ve tatmin edici kahkahalar. [Yöneticilerin] yüzlerine baktım ve bundan hoşlanıyor gibi görünüyorlardı. Çok özel bir dizi olduğunu hissedebilirdiniz. Sonra hepimiz ofislerimize döndük ve sanırım bir ya da iki NBC yöneticisi oradaydı ve hiçbir sorun görünmüyordu. "Çok komikti," dediler yalnızca. Resmen şoke oldum. 

Littlefield: Okudular ve çok hoşlarına gitti. Bir NBC yöneticisi olarak Rick, "başımıza bela aldığımızı" biliyordu. Orada bulunan yayın standartları yöneticisi, "O neydi lan?" dedi. Rick de "Valla haberim yoktu!" diye cevap verdi. 

Sonra, senaryo masama geldi tabii. Hemen okudum, sesli güldüm ve şöyle dedim: "Harika bir şey bu." Yayın standartlarının başındaki kişi olup New York'ta çalışan Dr. Roz Weinman telefondaydı. Yayın standartları, programlamaya bağlı değildi, bu yüzden şirketin bana cevap vermeyen başka bir koluyla uğraşıyordum. Lafa şöyle girdi: "Ne yapıyorsunuz siz? Bu uçağı kim uçuruyor? Nasıl haberimiz olmaz?" Şöyle dedim: "Roz, kişisel algılama. Seinfeld bu. Asla ne olacağını bilemiyoruz, korkunç derecede tahmin edilemez bir şey. Onların bir parçası bu, onların kültürü. Bu hikayeyi saklamış olabileceklerini düşünüyor muyuz? Mümkün, ama bu aynı zamanda kendi harika kaosları." 

Kramer: [Los Angeles'a] birkaç kez gittim ve beyaz tahtayı gördüm. Her ne kadar 'Yarışma' asla orada olmasa da. Bunu sana o mu söyledi?

David: Ofiste o silinebilir tahtalardan vardı ve gelecek bölümleri oraya yazardık. Yöneticiler ofise geldiklerinde, "Ah, bu bölüm ne hakkında?" diye sorarlardı. 'Yarışma'yı oraya yazmadım bile, çünkü bana onunla alakalı soru sormalarını istemiyordum.

Littlefield: [Weinman] şöyle dedi: "  Ve hatırladığım kadarıyla, senaryonun içinde mastürbasyon kelimesi hiç yoktu. "Alanımın efendisi" vardı mesela. Harika örtmeceler vardı ama asla mastürbasyon geçmiyordu. 

David: En başından beri Jerry'nin fikri buydu. Kelimeyi kullanmamızı istemedi. Harika bir fikir olduğu ortaya çıktı. İlk taslağa ben koymuştum ama o çıkardı. 



Tom Cherones (bölümün yönetmeni): İlk taslakta, George'un "biraz çekişme oldu," şeklinde bir cümlesi vardı ama sonra bundan vazgeçildi, gerek olmadığı belliydi. 

David: [Kesmek zorunda kaldığım] birkaç şey vardır belki. Ama ısrar edeceğim şeyler değillerdi. 

Littlefield: Weinman şöyle dedi: "Bakın, bu bölümü ve yeniden yazılan yerleri izleyeceğiz, hem de çok dikkatli bir şekilde izleyeceğiz. Ama temelde bunun, bir akşam saati komedisi olarak, seyirciyle kurduğu anlaşmanın bir ihlali olmadığını düşünüyoruz." Bu sözleri söylediğinde, bölümü çekeceğimizi anlamıştım. 

Richards: Bölüm hakkında konuşurken, bunun harika bir şeye dönüşeceğini biliyorduk. Hiçbirimiz, "Umarım bu başarılı olur," veya, "Umarım son bölüm kadar iyi olmuştur," demedik. Hiçbir şekilde. Dizinin iyi gittiğini biliyorduk. Parayı masaya koyduğumda ve "Ben yokum," dediğimde, özellikle çok hızlı olduğu için buna gülüneceğini söylemem, kibirle alakalı bir şey değil. Ve ilk [dışarıya çıkan] kimdi? Kramer, değil mi? Beni çok güldürmüştü!

David: Bir kükreme koptu. Kramer'in içeriye girmesi büyük bir andı. Sette kopan en büyük kahkahalardan biriydi, sanırım.

Cherones: Bir komedide genellikle kurgu odasında ya da bölümün bitmiş miksajında yapıldığı gibi kahkahaları arttırmadık. Yıllar geçtikçe, kahkaha eklemekten çok, cümleleri örten kahkahaları çıkardık. Yani hepsi gerçekti. O anda oluverdi.    

Pete Holmes (yapımcı, yazar ve HBO'nun Crashing dizisinin yıldızı): Daha önce televizyonda böyle bir şey yapılmamıştı ve dürüst olmak gerekirse, o zaman bölümün yasallığını düşündüğümü hatırlıyorum. İzlerken, o yaştaki erkeklerin mastürbasyon yapması çok garip gelmişti. 

Jessi Klein (komedyen ve Inside Amy Schumer'ın yazarı): O özel bölümü ilk ne zaman izlediğimi hatırlamıyorum. Ama [ilk seferde] mastürbasyon yaptığım için kaçırmış olmamın da mümkün olduğunu hissediyorum. 

Holmes: Ayrıca bölümün garip bir şekilde tanıdık geldiğini hatırlıyorum. Ciddi bir Hristiyan genç olarak, sürekli mastürbasyon yapmamaya çalışıyordum. Aslında hayatımdaki en önemli sorun buydu. Öyle ki, bunu yapmadan ne kadar dayanabileceğimi görmek için arkadaşlarımla bahse girerdim. Para için değil, İman için. Bu yüzden, George'un bunu yaptığını görmek tuhaftı. Ve Elaine! KADINLARIN DA BUNU YAPTIKLARINI BİLMİYORDUM.




Andrew Goldberg (Big Mouth'un yaratıcılarından ve Family Guy yaratıcı ve yazarlarından): Elaine vazgeçtikten sonra "Senin bahara kadar dayanacağını düşünürdük" diye reaksiyon vermeleri, benim için erken bir "demek kızlar da azabiliyormuş" ânıydı. "Vay be. Elaine. Pekala."

Jennifer Keishin Armstrong (Seinfeldia kitabının yazarı): Elaine için kırılma anlarından biri bu bölümdü, çünkü o da yarışmadaydı ve dürüst olmak gerekirse dörtlü içinde en iyi hikayeye sahip. John F. Kennedy olayı çok komik. Bence bu, tam da New York City'de gerçekleşecek türden bir olay. John F. Kennedy Jr.'ın aerobik sınıfınızda olması gayet mümkün. 

Seinfeld, 1998 yılında sona erdi, Sex and the City ise o yıl başladı ve o da New York'ta geçiyordu. Elaine'in Sex and the City kızlarıyla tanışmasını istediğim bir fantezim var hâlâ. Bence onlarla daha iyi zaman geçirirdi. O grubun mükemmel olduğunu söylemiyorum ama bence bu heriflerle takılmaktansa onun için daha iyi bir hayat tercihi olurdu. 

David: Ulusal bir kanalın bu konuda öncülük yapması tam bir tabuydu. Daha önce yapılmamış bir şeyi yaptığınızda, sanırım bir akor vuruyor. 

Littlefield: Satış departmanı şöyle demişti: "Siz ne içiyorsunuz ya? Hiç reklam alamayacağız!" Ben de, "Şaka mı yapıyorsun sen?" diye cevap verdim. Onlar, "Pekala, o zaman bazı oyuncuları kadrodan çıkartacağız," deyince, ben de şu yanıtı verdim: "Bakın, eğer bu içerikten dolayı Seinfeld'de bir-iki yer açılırsa fiyatı yüzde 30 arttırıp halka açılmak istiyorum. Diziyi destekleyen reklamverenler, Seinfeld'de görünmek için can atıyor. Bil bakalım, ne oldu? Seinfeld'de bu hafta, reklam için birkaç boş yer var. Hadi ama, bu yüzden batacak falan değiliz. Böyle bir şey olmayacak. Seinfeld'de oynamak için can atan birini bulacaksınız ve bu içerik umurlarında bile değil. Buna bayılacaklar." Ve evet, aslında böyle oldu. Satışlar düşmedi ve nihayetinde dizinin muhteşem, şoke edici, harika ve klasik bir bölümü olarak yayına girdi. 

John Carmody (23 Kasım 1992 tarihli Wahington Post TV'deki köşe yazısından): "Bir NBC sözcüsü, cuma günü New York'taki santrallerinin, yalnızca çarşamba günü yayınlanan Seinfeld bölümüyle ilgili 62 izleyici şikayeti kaydettiğini söyledi. Programın, kanalın 'standartlar ve uygulamalar birimi' tarafından onaylandığına işaret eden NBC başkan yardımcısı Curt Block'a göre de 32 kişi, bölümün 'harika olduğunu söyledi."  

David: [Dizi] her zaman popülerdi ama bence bu bölümden sonra başka bir seviyeye ulaştı. O yıl yaptığımız başka bölümler de vardı -- 'The Outing' onlardan biriydi. O iki bölüm çok iyiydi ve sanırım biraz heyecan yarattılar. 

Holmes: Bu bölümü bu kadar özel yapan şey,  Mastürbasyon yapmakla ilgili ancak ulusal kanal sınırları içinde çok daha eğlenceli çünkü yazarları gerçek bir hikaye yerine çok ilginç bir sansür oyunu oynamaya zorladı -- ve bölüm bu yüzden daha iyi.




Littlefield: Her şey George'un, ailesiyle aşadığı utanç verici anla başlıyor. Yetişkin bir erkek, annesi tarafından yakalanıyor. Ebeveynleri diziye dahil edip konuyu genişleterek ve bu tür bir bölüm yaparak dar bir tabanın dışına çıktık. 

Artık izleyiciler için daha geniş bir alana giriyorsunuz. Evet, 18 ila 49 yaş arası kitle bu dizinin müptelasıydı ama [şimdi] gençleşiyor ve çok daha yaşlanıyorduk. Herkesi çadıra davet ediyorduk. Böylece her düzeyde, her grupta ana akım bir iş haline geldi, çünkü herkes için bir şeyler vardı. Bu aslında ironik bir şey, çünkü ilk zamanlarda dizinin fazla Yahudi ve fazla New York olduğu düşünülüyordu. 

Klein: Bence [bölümde] New York'u hatırlatan şeyler var. Kimin en kötü zamanı geçirdiğine dair rekabetçi bir ruh var.

O şehirde A noktasından B noktasına fiziksel ve mecazi olarak gitmenin ne kadar inanılmaz derecede zor olduğuna dair tepetaklak bir gurur var. Sanki metroda kustuysanız, sanki tüm arkadaşlarınız bundan haberdar olacak gibi. Çünkü benim en kötü günümdü o. Bu arada metroda kustum, bunu bilmenizi istiyorum ve lütfen buraları çıkarmayın.

Goldberg: Bu, Batı Yakası'ndaki pasif-agresif rekabetin zıttı bir Doğu Yakası rekabetçiliğiydi. 

David: Ben asla yapmayacaklarını düşünürken bölümü yayınladıkları için NBC'ye minnettarım. En şaşırtıcı nokta buydu.

Keishin Armstrong: Benim için Seinfeld'in zirve noktası budur diyebilirim. Bunu hep söylerim. Eğer bir bölüm izleyecekseniz ve oradaki her şeyi anlayacaksanız, o bölüm budur. 





(Orijinali için şuradan.)

Yorumlar