Çeviri: Curb Your Enthusiasm'ın Sözlü Tarihi

 


Larry David ile Santa Monica'daki ofisinde röportaj yapmak, girişin fotoğraflanması ??? ve binadaki diğer sakinlere nazik davranmak için mümkün olduğunca düzgün bir şekilde park edilmesi notunu da beraberinde getiriyor. 

Ancak yakın zamanda bir Çarşamba sabahı geldiğimde, arabanın teki iki yer kaplamıştı. 

"Larry işte," diye gülüyor, işlediği sosyal ihlallerle ünlü dizinin yapımcılarından Laura Streicher. "O bir 'yamuk park eden'"

Bu ifade, ilk kez 2000 yılında yayınlanan, altı yıllık bir aranın ardından 2017'de yeniden başlayan ve 4 Şubat'ta başlayacak olan onikinci sezonuyla (güya) sona erecek olan HBO komedisinin, dillere pelesenk olan pek çok deyimden biri. Sekizinci sezonda ortaya çıkan "yamuk park eden", kaçınılmaz olarak tam bir kargaşaya ve demokratik bir devletin yıkımına yol açacak bir eylem olan, çizgilerin arasına park etmek için zaman ayırmayacak kadar bencil ve açgözlü biri manasına geliyor.

'Curb' büyük ölçüde doğaçlama çekilse de, her bölüm için bir taslak ve hikaye akışı var. Dizinin meşhur ettiği bazı terimler, David ve Jerry Seinfeld'in efsanevi sitcom'u 'Seinfeld'den bile önce, onlarca yıl önce gerçekleşen konuşmalardan, fikirlerden veya durumlardan kaynaklanıyor. Dokuzuncu sezonun 'A Disturbance in the Kitchen' isimli bölümüne adını veren hüsn-ü tabir gibi diğerleri ise, daha yakın tarihli olaylardan --bu durumda, gerçek hayattaki bir garsonun, yemeğin neden geciktiğini açıklamak için David'e söylediklerinden-- kaynaklanıyor. (Bölümde David'in karakteri, durumu araştırmaya karar veriyor ve şefle kavga ediyor.)

Kaynağı ne olursa olsun, hepsi de David'in alter egosunun hem gerçek David, hem de diziyi izleyenler için 'sokaktaki adam' olarak hizmet etmesini sağlıyor: O, toplumun kibar üyelerinin söylemek isteyip de söyleyemedikleri her şeyin yapmacıksız bir vücut bulmuş halidir. Yine de çoğumuz için bir restoranda kavga etmek, kırık bir klozet kapağı yüzünden bir iş anlaşmasını bozmak, bir ayin sırasında konuşmak ya da bir kahve dükkanı sahibiyle veya muayenehanenin bekleme odasındaki başka bir hastayla topyekün savaşa girmek, utanç, sosyal dışlanma ve muhtemelen hapse girmek anlamına gelecektir. 'Curb'de bunlar sıradan şeyler.

Dizinin dili, David'in özel hayatına bile etki etti, zira 'Curb'ün arkasındaki adamı, dizideki karakterinden ayırmak giderek zorlaştı. (David'in bu karışıklığı engellemesi gerekmiyor; bir keresinde Televizyon Eleştirmenleri Derneği, basın turundaki bir panel esnasında bir gazeteciye şöyle demiş: "TV Larry'si, gerçek Larry'den sadece birkaç milim uzakta. Gerçek Larry, TV Larry'sini oynuyor.")

   




"Dizi daha popüler hale geldikçe, karakterin davrandığı şekilde, yani benim davranmak istediğim şekilde davranma konusunda bana biraz daha özgürlük verdi," diyor David. "Şimdi bir akşam yemeğinde, her zaman ilk ayrılan kişi ben olacağım. İnsanlar da bunu bekliyor."

Yine de bir dezavantajı var.

"Artık insanlarla kavga edemiyorum," diye yakınıyor David. "Eskiden insanlarla kavga ederdim. Birine saati sorduğumda, 'Bilmiyorum,' derdi. Ben de, 'Saat ulan işte!' diye cevap verirdim. Artık bunu yapamıyorum. Karşı gelemiyorum çünkü hemen kayda alırlar. Ve internete düşerim. Bu yüzden onların arasındayken en iyi şekilde davranmak zorundayım."

Bugünlerde David, notlarını genellikle telefonuna alıyor çünkü not defterine yazmasından daha az dikkat çekiyor -- ve 20 yıl önce, fikirlerini yazdığı cep günlüğünü kaybettiğinde "çok üzüldüğünü" söylüyor (bunun E-Bay'e düştüğünü düşünsenize). Fikirler daha sonra dizinin baş yapımcısı ve 'showrunner'ı Jeff Schaffer'ın "Google araması" olarak adlandırdığı şeye giriyor: David'in ofisindeki bir çekmece, bu gözlemlerin elle yazılmış kopyalarını içeren spiralli defterlerle dolu.

Bu düşüncelerin ya da karşılaşmaların 'Curb' sona erdiğinde durması pek olası değil; hayranlar, dizinin beşinci sezonunu (2005'te) 'The End' isimli bir bölümle bitiren ve geçen sezonu neredeyse karakterinin ölümüyle bitiren bir yazardan şüphe duysalar bile, David bunun böyle olacağı konusunda ısrar ediyor.

Schaffer, "Larry'nin, Los Angeles'ın batısındaki halkla hararetli tartışmalar yapmayı bitirdiğini düşünmüyorum," diyor. 

'Curb Your Enthusiasm'da güneş son kez batmadan önce David, Schaffer ve dizinin en önemli oyuncularından bazıları, 'Curb'ün en önemli anlarından birkaçının arkasındaki hikayeleri paylaştı.



***


"Pretty, pretty, pretty good"




'Curb' ile ilişkilendirilen tüm sloganlar arasında, David'in, durum kesinlikle öyle olmadığı halde, "Oldukça, oldukça, oldukça iyi," olduğu şeklindeki, uzatarak söylediği cümle, dizinin fiilî sloganı haline geldi. İlk olarak dizinin üçüncü bölümünde, seyircinin zaten bildiğinin tam tersi bir bilgiyi, bir karakterle ilişkilendiren bir kısaltma olarak kullanıldı: Burada Larry, o zamanki karısı Cheryl'a (Cheryl Hines), yol tarifi alma arayışının pek de iyi gitmediğini nasıl söyleyeceğini ya da söyleyip söylemeyeceğini düşünüyor. Ayrıca dizide Larry'nin istemediği diğer karşılaşmalar ve konuşmalar sırasında da bir oyalama taktiği ya da kaçınma stratejisi olarak kullanılıyor. 

Bu espri, David'in 1980'lerde stand-up yaptığı günlerde, anne-babanıza nasıl hissettiğinizi asla söyleyemeyeceğiniz şakasıyla başladı: "Kafanız fırının içinde, intiharın eşiğinde olabilirsiniz ve sorarlar: 'Nasıl hissediyorsun?' Sen de şöyle dersin: 'İyiyim. Çok iyiyim.'"

Ancak bu cümle, arka planı olmadan hiçbir şey ifade etmez.

Hines, Groundlings adlı doğaçlama tiyatrosunda eğitim görmüş. Şöyle diyor: "Doğaçlama eğitimlerinin ardındaki fikirlerden biri de doğaçlamada soru sormamaktır. Ama 'Curb'de sormak zorundayım." Dizinin ilk üç sezonunda senaryo taslağı bile eline geçmemiş.

"Diğer sahnelerde ne çektiklerini asla bilmiyorum," diye açıklıyor. "Çoğu zaman ne çekildiğini ya da ne söylendiğini bile bilmiyorum. Bana neler olup bittiğini anlattığında da çok kötü oluyor. O yüzden sadece, 'Ne diyorsun? Bunu neden yaptın?' ya da 'Neden böyle bir şey yaptın?' gibi reaksiyonlar verebiliyorum.


Sevgili Hala


İlk sezonda Cheryl ve ailesi, bir akrabalarının yasını tutarken, Larry de ölüm ilanını yazarak yardımcı olmayı teklif eder -- ancak 'teyze' kelimesini, çoğunlukla kadınlara yönelik, yazılışı buna çok benzeyen kaba bir kelimeye dönüştüren talihsiz bir yazım hatası ile gönderir.

David bu hikayenin, bir New York Times muhabirinin kendisine anlattığı ve neyse ki baskıya girmeyen gerçek bir yazım hatasından kaynaklandığını söylüyor.

Bu aynı zamanda dizide Larry'nin, ihlalini kazara yaptığı birkaç durumdan biri.

David şöyle diyor: "Şekillendirilebilir bir karakterim var."

Schaffer'ın açıklamasına göre, bazen "birilerine bir şeyler söyleyen sivri dilli Larry'yi izleyeceğiz. Ya da, eğer sahne gerektiriyorsa, zorlamaya devam edecek olan ve daha fazla adım attığını bilmeyen biraz dikkatsiz Larry."

'Curb'ün ilk beş sezonunda baş yönetmen ve yapımcı olarak görev yapan ve halen dizinin bölümlerini yöneten Robert B. Weide, "daha komik olduğunu düşünürse, bazen birine bir replik verdiğini" itiraf ediyor. Bu bölümü yönetirken, Cheryl'ın babasını canlandıran Paul Dooley'ye, "Mezar taşından senin sorumlu olmadığına sevindim," repliğini verdi. 


Larry, Shaq'a çelmeyi takıyor




'Curb'ün, masum bir etkileşimin, ne kadar kolay bir şekilde linçe dönüşebileceğini gösterme becerisi, ikinci sezondaki 'Shaq isimli bölümle özetlenmiştir. Bölümde Larry ve en yakın arkadaşı Richard Lewis (David'in gerçek çocukluk arkadaşı, komedyen Richard Lewis tarafından canlandırılıyor), bir Los Angeles Lakers maçında, saha kenarında oturmaktadır. Larry o uzun bacaklarını uzatıp, yanlışlıkla yıldız oyuncu Shaquille O'Neal'ın düşüp sakatlanmasına sebep olana dek, her şey yolunda gitmektedir. Bunun üzerine salondan yuhalanarak çıkarlar. 

"Tek itici güç, yerde oturup bacaklarımı uzatmam ve, 'Biri bacaklarıma takılsa çok komik olur,' diye düşünmemdi," diyor David, bölümün ortaya çıkışıyla ilgili olarak. 



Dublör Eric Mansker, O'Neal'ın yerine düştü ve yönetmen Dean Parisot, o ânı yalnızca arka plandaki oyuncularla çekti. (Weide, yukarıdan çekimde gördüğümüz kişinin Mansker olduğunu, ancak O'Neal'ın, sahnenin daha ikna edici olması için, şiltelerin üzerine daha az şiddetli bir düşüş gerçekleştirdiğini söylüyor.) Bölümün diğer kısımları, o zamanlar Staples Center olarak adlandırılan salonda, kalabalığın izlediği bir ortamda çekildi. 

Lewis, "Ona çelme takılacağını biliyordum ama kalabalığın yuhalamaya başlayacağını beklemiyordum," diye hatırlıyor. "Çok uzakta oturan bazı kişiler kameraları görmemiş olabilirler ama bizi tanıyabilirlerdi."

Bu, "neyin gerçek olduğunu bilmemenin bir örneği," diye de ekliyor. "Ben sadece ben miyim, yoksa rol mü yapıyorum?"

Bu durumda, hem gerçek hem de hayalî Richard Lewis'in, o karmaşadan kaçmak istediğini söylüyor: Salondan çıkmak için merdivenlerden yukarıya doğru, ceketini yüzüne kapatarak yürüdüğünü hatırlıyor.


Susie Açmazı



Susie Essman, 'Curb'e yardımcı oyuncu olarak girdi ve ilk sezonda, Larry'nin menajeri (ve yediği haltlardaki ortağı) Jeff Greene'in (Jeff Garlin) karısı olarak görüldü. Ancak ikinci sezon bölümü 'The Doll'da Larry'nin, ağzı bozuk ve gösterişli giyinen düşmanı olarak kendini gösterdi. 

David'in, kızının oyuncak bebeklerinden birinin saçını kestirme arzusundan esinlenen bölümde Larry ve Jeff, Jeff ve Susie'nin kızının bebeğini çalarak, başka bir çocuğun oyuncağının yeni bir modele kavuşmasını telafi etmeye çalışıyorlar. Bu girişim fena halde başarısız olur ve müzik editörü Steve Rasch'ın mükemmel müziğinin de yardımıyla Western tarzı bir çatışma başlar. 

Essman şöyle hatırlıyor: "Jeff ve Larry'nin, Susie'den korkarak yaşayacakları, işte o zaman kesinleşti.  



Dizinin yönetmeni Schaffer, Susie'nin Jeff'le ayrılmalarına ve Jeff'in sürekli çapkınlık yapmasına rağmen evli kalmasının harika bir şey olduğunu, çünkü Susie'nin varlığının, hikayeye organik bir katkı sağladığını söylüyor. (Dizinin ilerleyen bölümlerinde Susie, Jeff'e, eğer ayrılacak olurlarsa, onu "hoş bir şekilde boşamasının" mümkün olmadığını söylüyor.) 

Schaffer, "Eğer kurnazlık yapacaklarsa, etrafında kurnazlık yapacakları birine ihtiyaç var," diyor. "Ve bu kişi şu anda Venice'teki evinde oturuyor olamaz."

Komedi geçmişinde, Chicago'daki Second City isimli doğaçlama mekanında geçirdiği zaman da bulunan Garlin, "Daha önce de komedi oyuncularıyla çalıştım, onlar da 'top' yapmayı seviyorlardı," diyor.

Şöyle açıklıyor Garlin: "'Top yapmak' sahnenin bittiği, repliğinizi söylediğiniz ve siz bitirdiğinizde konuşmak istedikleri yerdir. Susie Essman'ı asla geçmeye çalışmam. Sadece yaşamam ve nefes almam gerek."

Essman, bir sahnede çığlık atması gereken günlerde sesini kaybediyor.

"Bununla birlikte, o akşam eve gidiyorum ve gerçekten çok iyi uyuyorum, çünkü çok rahatlamış oluyorum," diye itiraf ediyor. 


"Hörelenmek"




Larry'ye hayat dersi verebilecek az sayıda kişiden biri de, J.B. Smoove'un canlandırdığı Leon Black. 'Curb'ün altıncı sezonunda Larry ve Cheryl'ın, Edna Kasırgası'ndan sonra kız kardeşi Loretta (Vivica A. Fox) ve ailesini yanlarına almalarıyla ortaya çıkan ve bir daha hiç ayrılmayan Leon, Larry'nin planlarına ayak uyduracaktır, çünkü o da aptallara katlanamaz.




Altıncı sezonun dördüncü bölümü olan 'The Lefty Call'da Leon, Larry'ye, bir zorbaya karşı durmanın tek yolunun "hörelenmek" olduğunu öğütlüyor. (Başka bir deyişle, kendin için dik dur) Ve 'Curb'ün doğaçlama tarzının büyüsünün çoğunda olduğu gibi, bu sahne de David ve karakterinin öğrenmeye açık tarafını aynı anda yansıtıyor. 

"Bu, beraber yaptığımız ilk işti ve Larry bu terimi daha önce hiç duymamıştı," diyor Smoove. "Hörelenmenin ne anlama geldiğine o kadar şaşırmıştı ki... Bu yüzden, sahneyi çekerken (onun için) gerçekten bir ders gibi oldu. O sahnenin çok rahat, beş versiyonu vardır... Birinde çakmak gazı ve çakmak vardı. Ona bir 'göt kundakçısı' olduğunu söyledim."




İsimsiz Donör



İyi bir yardımsever olduğu için plaket isteyen birinden daha iğrenç ne olabilir? Tanınmak istemediklerini söyleyen ama aynı zamanda herkese, sözde 'anonim' bağışçı olduklarını söyleyen insanlar. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, David bunu yapan birini tanıyordu. Yine şaşırtıcı olmayan bir şekilde, bu durum onu, dizide bahsedecek denli rahatsız etti. Böylece David'in arkadaşı ve sıkça 'Curb'e konuk oyuncu olarak katılan Ted Danson, dizinin altıncı sezonunda 'İsimsiz Donör' rolüyle, kendisinin daha az sakin olan bir versiyonunu oynamak üzere geri döndü.

Schaffer bu bölümü, David'in pasif-agresif bir şekilde kin fantezisini gerçekleştirmesinden ziyade, 'sosyal adaletin savunucusu' olması olarak görüyor. 

Aynı zamanda kültürümüzün şöhret takıntısına göz kırpan pek çok bölümden biri: Televizyondaki başarıları nedeniyle tanınan ama birbirinden çok farklı şöhretlere sahip iki adam, kimin daha iyi bir insan olduğu hususunda savaşa tutuşuyor.

"Benim şöhretim, iyi biri olmaktır," diyerek kabul ediyor, Ted Danson. "Yani bunu öne çıkarabilir ve aslında bunun pek çok açıdan yanlış ve Larry'yi rahatsız edici olduğu gerçeğinden sıyrılabilirsiniz. Ya da Larry, o kadar da büyütülmesine gerek olmayan konularda gerçekleri söyleyerek iğrençleşebilir."

Ayrıca, Danson şöyle diyor: "Aslında özünde nazik, komik, tatlı bir adam olduğunu bilmeseniz, televizyondaki bir karakterin bu kadar iğrenç olmasına izin veremezsiniz."

Danson için, diziyle alakalı zor bir şey var mı peki? 'Curb' yüzünden insanlar onun, eşi ve bazen de dizideki rol arkadaşı olan Mary Steenburgen'den boşandığını sandılar. (Dizide şu anda, uygun bir şekilde, Larry'nin eski karısı Cheryl ile birlikte.)

"Karımdan ayrılmış ve boşanmış olmak, hayal dünyasında bile zordu."




Danny Duberstein


'Curb'ün, kişinin kendisiyle alay etmesini işleme becerisi, yedinci sezonunda tam gaz devam etti. Hayranlarına istediğini verirken --Seinfeld kadrosunun yeniden bir araya gelmesi yani-- aynı zamanda David'in kaçınılmaz şekilde kendini sabote etmesiyle, bu ihtiyacımızla alay ediyordu.

Ancak zaaflarıyla dalga geçen yalnızca David değildi. 'Seinfeld'in başrol oyuncularından Michael Richards, dizide Leon'u soyunma odasının kapısında gördüğünde, 2006 yılında Laugh Factory'de ağzından çıkan ırkçı söylemi kabul ediyor. Leon, Larry'ye iyilik olsun diye, Yahudi bir aileye evlatlık verilmiş ve (dizi dışında hayali olan) Groat hastalığı teşhisinden kurtulmuş bir mali müşavir olan 'Danny Duberstein' kılığına girmişti.

Leon belli ki bu konularda hiç okuma yapmamış. Larry geç kalınca da, onu ikna etmesi için Richards'la baş başa kalır.

"Leon artık, karakter içinde bir karakter, bu da Leon'un bu sahneye katabileceklerinin bir başka seviyesi," diyor Smoove. "Leon'un Danny Duberstein olduğu varsayılsa bile, Michael Richards'a bir şeyler satıyor olmam hoşuma gidiyor." 



Filistin Tavuğu



'Seinfeld'de olduğu gibi 'Curb' de, başrol oyuncusunun bir Yahudi olması nedeniyle, bir Yahudi dizisidir. Ve dizi, kültürler arasında sıcak gündem ya da tabu olan konulardan asla kaçınmadı. Dokuzuncu sezonda, Larry'ye karşı bir fetva çıkarıldı; 2020'de yayınlanan onuncu sezonda, insanları kendisinden uzak tutmak için kırmızı bir MAGA şapkası taktı; geçen sezon, kendi ayakkabıları mahvolduğunda bir Holokost kurbanının giydiği bir çift ayakkabıyı kullandı. 

En ünlü bölümlerden biri olan, sekizinci sezon başlangıcı 'Filistin Tavuğu'nda Larry, anti-semit bir aile tarafından işletilen bir restoranın lezzetli tavuklarına aşık olması ve Anne Bedian'ın canlandırdığı çalışanlardan biriyle çıkmaya çalışmasıyla dizi, en dikenli konulardan birini ele aldı.

"'Hadi, Yahudi kartını oynayalım,' diye düşünmüyoruz," diye açıklıyor David ve 'Curb'ün "Larry'yi 12 yaşında bir çocuğun zihniyetine sahip birinin olmaması gereken bir yere koymakla" ilgili olduğunu ekliyor. Larry'nin bu bölümdeki davranışları, Jeff'e 'sosyal suikastçi' terimini icat etmesi için ilham veriyor. 


Çöpünü yere atma


Los Angeles'ın batı yakasındaki yüzde birlik kesimin dünyasında geçmesine rağmen 'Curb', elitizme de sıkça saldırıyor. Onbirinci sezonun 'The Watermelon' isimli bölümünde Kaley Cuoco, Larry'nin yere düşürdüğü atıştırmalığı temizleme zahmetine katlanamayan göz doktoru Heidi rolünde konuk oyuncu olarak yer alıyor. Bu durum sadece Larry için değil, Heidi ile çıkmakta olan ancak bu ihlali görmezden gelemeyen arkadaşı Freddy (Vince Vaughn) için de sorun teşkil ediyor. 




Merhum Bob Einstein'ın canlandırdığı Marty Funkhouser karakterinin üvey kardeşi olan Vaughn, "Bazen gerçek bir bölge ve kültür hakkında ne kadar spesifik olursanız, gerçek o kadar evrenseldir," diyor. İzleyiciyi eğlendiren şeyin, belirli insanların ve karakterlerin bu durumlara nasıl tepki verdiği olduğunu da iddia ediyor: "İster bir kitap okuyun, ister bir film ya da dizi izleyin, içine adım attığınız dünya ne kadar zengin ve özel olursa, estetik açıdan o kadar ilginç olur."


(Orijinali için şuradan. En iyi 15 bölümü sıralayan bir yazı için şuradan. Diziye katılan konuk oyuncuları ele alan bir sözlü tarih için şuradan. 'Palestinian Chicken' bölümünün sözlü tarihi için şuradan. Susie Essman ve Jeff Garlin'in, diziyi bölüm bölüm ele aldığı podcast için şuradan. Dizinin genişçe konuşulduğu, Larry David ve oyuncuların da katıldığı bir podcast için şuradan. Erişemezseniz oradan bir bölümün yazıya dökülmüş hali için de şuradan.) 

Yorumlar